Harry Potter Serisi

Samdra.x
2 Eyl 2015
5 dakikada okunur

Merhaba, öncelikle bu ilk blogum.

Bloglarımdaki asıl hedef seçtiğim kitap, müzik, dizi veya film hakkında eleştirimi anlatıp tanıtmak ve bilgi vermek.

Veeee ilk blogum Harry Potter hakkında!

Peki, dünyanın en popüler serilerinden biri olup, 8 tane filmi çekilen bu film ve kitap serisi neden bu kadar popüler???

Harry Potter İngiliz yazar J.K Rowling tarafından 7 kitap olarak yayınlanıp, ardından 8 tane filmi çekilden fantastik roman serisidir. Dünya çapında elde ettiği başarı ve satış sayesinde ismini edebiyat tarifine yazdırmıştır. Ünlü serinin kitapları, "Dünyanın En Hızlı Satan Kitabı" ve "Dünyanın En Çok Satılan Çocuk Romanı" unvanlarını şimdiden üstlerine almışlardır. Harry Potter serisinin kitapları şöyle;

Harry Potter ve Felsefe Taşı (1997)

Harry Potter ve Sırlar Odası (1998)

Harry Potter ve Azkaban Tutsağı (1999)

Harry Potter ve Ateş Kadehi (2000)

Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı (2003)

Harry Potter ve Melez Prens (2007)

Harry Potter ve Ölüm Yadigarları (2007)

Gördüğünüz gibi, uzun bir süreç! Peki Harry Potter serisinin ilk fikri yazarın aklına nasıl geldi?

Anlatayım o zaman, J.K Rowling boşanmış ve bir oğlu olan bir kadınken, yardım paralarıyla zar zor yetinebiliyormuş :( Tabi, Harry Potter kitabının ilk fikri o bir trendeyken gelmiş ve fikirleri bir peçeteye yazmış. Ve, dünyanın en sevilen serisi bu sayede doğmuş! Garip ama öyle :/

E iyi de, konusu ne bunun?

Harry Potter, 10 yıl boyunca hiçbir zaman sevemediği Petunia teyzesi, Vernon eniştesi ve nefret ettiği ahmak kuzeni Dudley ile yaşamak zorunda kalmıştır. Anne ve babasının bir trafik kazasında öldüğünü sanan Harry, Hogwarts'ta anahtarların ve okul arazisinin bekçisi Rubeus Hagrid'in verdiği mektupla başlayan olaylarla durumun böyle olmadığını anlayacaktır. Harry'nin Muggle (büyücü kanı taşımayan) cadı annesi Lily Potter ve büyücü babası James Potter, Harry daha bir yaşındayken Voldemort tarafından öldürülmüşlerdir. Harry, Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulu'na hiç başvurmamasına rağmen oradan kabul mektubunun gelmesiyle kendisinin de bir büyücü olduğunu anlar. Yedi sene boyunca okuyacağı bu gizemli ve devasa okulda onu bekleyen birbirinden tehlikeli ve heyecanlı serüvenlerle daha ilk senesinde becerikli bir büyücü olup çıkar ve olaylar heyecanlı bir şekilde Harry'i kaderine sürükler. Ayrıca yedi kitapta, ana karakterler bir yaş büyüyor... 11 yaşında başladıkları bu hikaye de 17 yaşında sonlanıyor...

Bu kadar spoiler yeter!

Yeterince teknik bilgi aldık! Peki 7 kitap, 8 film, uzun sürmez mi?

Ben tüm kitap ve film serisini bitirdim; şunu söyleyeyim, kitap okuma alışkanlığınız bile yoksa bu seriyle birlikte oluşacaktır! Çünkü her kitap ve sayfasına değer bir seri. Ayrıca anlatımıyla kendinizi orada ve büyücülük okulunun bir parçası gibi hissediyorsunuz! Oldukça zahmetli bir iş, ama kitapları okuyunca oldukça tuhaf bir zevk hissedeceksiniz. Bunun için J.K Rowling'i kutlamak gerek :) Ayrıca bu serinin milyonlarca hayranı olduğu için kendinizi o aileden hissediyorsunuz. Bambaşka bir dünya anlayacağınız :)

Filmler? Uzun değil mi? 8 tane...

Evet! Zaten günler alan bir süreç. Ama başlandı mı bırakılmıyor... Şöyle diyeyim, Harry Potter'ı sevmemizdeki en büyük etkenlerden birisi de içinde farklı olarak büyü olması. Yani bir nevi asayla dövüş. Ve hiçbirimiz asayla daha önce dövüşemediğimiz için, üstünlük ilan edebileceğimiz bir yanı yok ve her şeyden öte imkansız. Çoğu insan zaten doğaüstü şeylere daha çok hayran olduğu için güzel yanlarından biri de bu. Başka bir yanı da, okulda karakter özelliğine göre seçildiğimiz 4 farklı bina var ve bu binaların özellikleri herkesi ekrana hapseden bir özellik. Ve tabi, çözülmemiş çok sır var içimizde büyük bir merak uyandırıyor. Öte yandan ölen karakterler sayesinde de kitaba bağlılığımız artıyor ve kendimizi ordaki herhangi bir karakter değil, 4 takımdan herhangi birinde olan biri gibi hissediyoruz.

Sıkılırsak?..

Kitapta oldukça fazla savaş sahnesi var. Yani orada beden değil de asalarla yapılan savaş bir nevi beyin ve yetenek savaşı olduğu için her iki yanı da kaplıyor. Ayrıca doğa üstü yaratıklar da işin içinde. Kurtadamlar, hipogrifler, tek boynuzlu atlar, ejderhalar, at adamlar, deniz halkı...

Karakterler birbirine karışmaz mı?

Hayır! Hikayedeki farklı etken ise büyücü soyları. Safkan, melez ve muggle doğumlular olarak üçe ayrılıyorlar ve bu kitapta çok fark ediliyor. Adı geçen çoğu büyücünün ailesi anlatıldığı için çok bir karışıklık yok!

Aşk?...

Var, ama fazla abartılmadan. Ayrıca gençlik dönemine vurgu yapan bazı olaylar da ekleniyor ve gerçek hayatla bağlantı dengeleniyor. Hikayenin en önemli unsurlarından biri de dostluk. Dostluk için yapılan bir sürü fedakarlık var. Bunun en önemli örneklerinden biri, kendisine aşık olmayıp evlenen, çocuğu olan ve ardından ölen aşkı için hayatı boyunca çifte ajan olarak çalışan ve bu amaç uğruna ölen Snape gibi. Kurtulup yeni bir hayatı olabilecekken oğlu için kendini ölüme atan Lily ya da sırf dostu için dünyanın en büyük büyücüsü ve büyücü toplumuna karşı koyan 17 yaşındaki Neville de bunlara en büyük örnekler. Bu hikayenin ayırt edici kısmı, sadece savaşmayı öğretmesi değil, bir amaç uğruna yapılan fedakarlıkları, cesareti ve dostluğu öğretmesi. Çok duygusal oldu sanırım :') Ama ne yapayım, hayran olmak böyle. Devam edelim...

Kazanç?

Dediğim gibi fedakarlık, cesaret, güven... Daha ne saysam ki? Ayrıca yapılan araştırmalar Harry Potter izleyenlerin hayal gücünün daha gelişkin olduğunu kanıtlıyor. Yani Harry Potter izleyen hayranlardan hayal gücünü sınırlamalarını asla istemezsin ;)

Pottermore?

Evet, Pottermore ilegal Harry Potter hayran sitesi. Yazar tarafından hazırlanmış bir site. Üye oluyorsunuz ve bir büyücü olup teste girerek asa alıyorsunuz. Hayvan ve ders eşyaları alıp okula gidiyorsunuz ve bina testine girip 4 binadan birine mensup oluyorsunuz. Sonra tabi, büyüler öğrenip düello yapabiliyorsunuz ya da iksir hazırlayabiliyorsunuz! Ayrıca quiddich haberleri ve daha bir sürü Harry Potter bilgileri ve karakter tanıtımları var. Dönem sonunda da kazanan binaya çeşitli ödüller veriliyor! Tabi puan kazandırmak sizin elinizde. E ne duruyorsunuz?...

4 Bina ne?...

Büyücülük okulunda herkes bir seçmen şapka tarafından 4 binadan birine karakter özelliğine göre seçiliyor... Peki seçmen şapka neye önem veriyor?

Gryffindor: Buraya cesur ve dost canlısı insanlar gidiyor. Fedakarlar ve eğlence severler. İlgi çekmekten hoşlanırlar. Onlarla maceraya atılmaktan çekinmeyin! Renkleri sarı kırmızı, temsilcileri ise aslandır.

Slytherin: Kurnazlardır ve kafaları daima çalışır. Oraya gidenler pek dost canlısı değildir ve asıl önem verdikleri kendileridir. Ama kötü düşünmeyin! Bir şeye bağlı kaldılar mı sonunu da getirirler. Hırslıdırlar. Gryffindorla olan kavgalarıyla meşhurdur. Onları karşınıza almayın! Renkleri yeşil ve beyaz, temsilci hayvanları ise yılandır.

Hufflepuff: Adalaletli, dürüst, samimi, aşırı arkadaş canlısı, güvenilir, masum... Oldukça sevgi dolu bir bina! Renkleri sarı ve siyahtır, temsilci hayvanları ise porsuk!

Ravenclaw: Mantık, mantık, mantık... Oldukça zekidirler ve sorunlarından böyle kurtulurlar. Saldırmadan önceki hamleleri hep düşünmektir. Bu yüzden oldukça saygı görürler. Sakin ve suskun bir yapıları vardır. Renkleri mavi ve kahverengi, temsilci hayvanı ise kuştur.

Bana gelelim. :D En sevdiğim kitap Zümrüdüanka Yoldaşlığı tabi. Kendimi karakterler gibi hissettim. Ve en uzun kitap o.

En sevdiğim film, Ölüm Yadigarları Bölüm 2. Son film ve sonunu görmek hoşuma gidiyor. :'(

En sevdiğim karakter Profesör Mcgonagall. Kendisi Gryffindor (4 takımdan biri) Profesörü. Disiplinli ama çok iyi biri.

En sevdiğim büyü eh, expecto patronum! Hangi hayvan çıkacağını merak ediyorum :/

Gryffindordayım. Evet Pottermore testi yaptırdım ve sonuç TA-DA! Gryffindor!

Tamam öyleyse,

Başka bloglarda görüşmek üzere!

Samdra.x